Kanlı 1977'de daha ilk gençliğini yaşayan bizim kuşak ardından hep acımasızca bastırılan 1 Mayıs'ları gördü. Darbeden sonra asla mümkün değildi tabi ki... Ülke koca bir cezaevine dönüştürülmüştü. İşkenceler, hukusuzluk ve yasakların ardından 1990'lı yılların başında sendikalar ilk girişimi yaptı. Ancak dönemin muktedirleri anında püskürttü. Artık ilk başlangıç yapılmıştı, başka alanlarda, bölgelerde yer gösterildi. Ancak illa ki Taksim, herkes orayı istiyordu. Orası emek ve dayanışma mücadelesinde uluslararası komplonun vahşice katliam yaptığı yerdi. O yüzden orası önemliydi.
1977 ve ardından 1978'de milyonlarca gencin, işçinin, emekçinin, öğrencinin, kadının erkeğin aktığı Taksim Meydanı'na büyük uğraşlar sonucu geçen yıl çıkılabildi. Ancak polis göze batacak kadar alanın çevresindeydi ve rahatsız ediyordu. İstanbul'un o dönemki valisi Muammer Güler ve tarihe onunla birlikte "gazcı kardeşler" olarak geçmiş emniyet müdürü Celallettin Cerrah artık yoktu. Daha işçileri kapıdan çıkmadan Mecidiköy'de acımasızca dövdüren talimatlarını veremediler.
Bu yılki organize komitesi güvenceyi sağlamayı garanti etti ve bugün herkesin hatta dünyanın bile ilgisini çeken o muhteşem kutlamalar düzenlendi.
Her dilden, her dinden, her görüşten insan gönlünce eğlendi.
Olay da çıkmadı, ya işte böyle..
Kavgayı dövüşü isteyen kimmiş acaba...
Nice 1 Mayıslara...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder