Sayfalar

4 Ağustos 2014 Pazartesi

"Sakın sokağa çıkma Halit!"



İşte tarih böyledir, hele ki günümüzde. Onlarca bilim adamı, yazı, söyleşi, kitap, belge, anıt şu, bu... Hiçbiri bir filmin etkisi kadar güçlü olamaz.
Yaklaşık 3 yıldır süren Muhteşem Yüzyıl dizisinin 123. bölümünde Kanuni Sultan Süleyman'ın en sevilen büyük oğlu Şehzade Mustafa'yı boğdurması günün en önemli meselesi oldu.
Olayın sanki dün olmuş gibi yaşanması da iletişim çağının geldiği noktayı gösteriyor...
Dizi başladığı günden beri büyük ilgi görmüştü, o dönemki Osmanlı coğrafyasında bulunan çevredeki ülkeler başta olmak üzere en son 45 ülkede gösterimdeydi. Balkanlar, Müslüman Ortadoğu ve Afrika ülkeleri, Kafkaslar derken İtalya'da da gösterime girmişti. Yani ortalama olarak 200 milyonu aşkın izleyiciden söz ediyoruz.
Hatta bir süre önce gazetemizde söyleşisi yayınlanan Filistin'in kurucu lideri Arafat'ın eşi de kızıyla dizinin tutkunu olduğunu söylemişti.
Dizi aynı zamanda eleştiriler de almıştı. Kostümlerin seçimi, senaryoda tarihin çarpıtıldığı gibi. Başbakan Erdoğan da Kanuni'nin sefahat düşkünü gibi gösterilmesinden rahatsız olduğunu dile getirmişti.
Bir dönem Hürrem rolündeki Meryem Uzerli'nin başına gelenler de magazin basınına konu olunca dizi tam bir fenomen olmuştu.
Ama hiçbir şey 12 Şubat akşamı gösterilen bölüm kadar ilgi çekmemişti.
Şehzade'nin Hürrem Sultan'ın entrikalarıyla trajik bir şekilde öldürülmesi 461 yıl sonra da olsa Türkiye'yi yasa boğdu...
Reyting ölçümlerine göre açık her 3 televizyondan birinde dizi izlendi bu da 15 milyon seyirci demek. İzleyici gözyaşı döktü, yayın anında Twitter'de 150 bin tweet atıldı. Facebook'ta 2 milyon yorum yazıldı.

Ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı son bölümü, "Şehzadenin boğulma sahnesi, dönemin kroniklerine yani vakayinamelere uygun. Sahne başarılıydı" sözleriyle yorumladı.
Ortaylı Hoca, Şehzade'nin çok sevildiğini de hatırlattı ve "Eğer Mustafa hayatta kalsaydı, batmayacaktık" söylemini de hatırlatmadan edemedi...
Bizim Kanuni dünyanın ise Muhteşem diye andığı, karşısında titrediği Padişah Süleyman'ın bir kadının sözüyle en sevdiği ve imparatorlukta da çok önemsenen Şehzade'ye yaptıkları bugün olduğu o dönemde de büyük tepkilere yol açmıştır.
Padişah'a ve Hürrem'e tepkiler gösteren şiirler bile vardır.
Tepkiler Osmanlı Ailesi'nin günümüzde yaşayan üyelerine bile uzandı. Orhan Osmanoğlu, telefonunun hiç susmadığını hakaretler aldığını açıkladı.
Osmanlı'nın ilk başkenti Bursa'da bulunan Şehzade'nin türbesi ziyaretçilerle doldu. Restorasyonu devam eden türbe bu özel durum için ziyaretçilere açılmak zorunda kaldı. (Haberini 3. sayfamızda okuyabilirsiniz.)
Bu arada dizide Kanuni'yi oynayan Halit Ergenç'e bir mesaj atılmış ki aman diyeyim...
"Sakın sokağa çıkma Halit..."
Ama tarih böyle duygularla yönetilmiyor işte. Hele Osmanlı gibi "Devlet geleneği" her şeyin üstünde olan bir imparatorluk da...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder